SAADET PARTİSİ GENEL MERKEZ GENÇLİK KOLLARI
Saadet Partisi Gençlik Kolları Bölgesel İl Başkanları Toplantısı Türkiye Genelinde 8 farlı noktada yapıldı. Konya'nın da içinde bulunduğu 3. Bölge toplantısı Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcıları Şemsettin YER, Burak İNCİ , 3. Bölge Başkanı Vahit ARIK ve İl Başkanlarının katılımıyla Saadet Partisi Konya İl Teşkilatında gerçekleşti. Toplantının basına açık kısmında konuşan Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Şemsettin YER şunları ifade etti:
" Ülkemiz 15 Temmuz hain kalkışmasından bugüne 4 seçim geçirdi. İktidar partisi bu 4 seçimi de birinci tamamladı. Ancak 17 yıllık iktidarları boyunca her seçim döneminde vaat ettikleri hem ekonomik, hem de toplumsal kalkınmayı bir türlü hayata geçiremediler. Üretime değil, ranta ve tüketime dayalı ekonomi politikaları ülkemizi âdeta bir borç sarmalının içine düşürdü. 2002'de 130 milyar $ seviyelerinde olan dış borcumuz AKP iktidarının başa gelmesiyle her sene artmış ve 2018 itibariyle 457 milyar $ seviyelerine çıkmış durumda. Borcun bırakın aynı seviyede kalmasını %250 oranında artış gösterdiğini görüyoruz. Peki, bu borçlanma ülkemiz ekonomisinde bir genişlemeyi veya toplumun refah seviyesinde bir artışı sağlamış mı? Maalesef görüyoruz ki böyle bir etkisi de olmamıştır.
Meseleyi daha iyi özetlemek adına birkaç veriyi paylaşmak istiyorum; Ülkemizdeki işsizlik oranı TÜİK'in açıkladığı verilere göre %11. Yani bugün yaklaşık 4 milyon insan işsiz durumda ve evine ekmek götüremiyor. Son bir yılda işsiz insan sayısının yaklaşık 100 bin kişi arttığı ülkemizde, genç nüfustaki işsizlik oranıysa %20.8. Bu da her beş gencimizden birinin işsiz olduğu anlamına gelir. Bununla birlikte gençler daha iyi iş bulabilmek amacıyla üniversiteye gitseler de Yükseköğretim mezunu olup işsiz kalanların oranı da %14. Ülkemizde 930 bin üniversite mezunu herhangi bir alanda iş bulamamaktadır. Unutmamamız gerekir ki bir ülkenin genç nüfusu, o ülkenin yarınları ve refahı için güvencedir. Ne var ki az önce verdiğimiz rakamlardan da anlaşılacağı üzere Türkiye'de böyle bir durum söz konusu değildir. İşsizlikle birlikte genç işsizlik de, üniversite mezunu işsizler ordusu da giderek artmaktadır. Maalesef gençlerimizi işe, üretime teşvik edip yönlendiremezsek, ülkemizin bugün olduğu gibi yarını da bir belirsizlik altında kalacaktır.
Bütün bu ekonomik sorunlar beraberinde psikolojik problemleri de beraberinde getirmektedir. Bunların başında bunalım ve madde bağımlılığı gelmekte. Ø Ülkemizde gençler arasında yapılan çalışmalara göre;
· Yarısından fazlasının sigara deneyiminin olduğu,
· %16'sının en az bir kez tütün ürünleri kullandığı,
· %35-45 oranında en az bir kez alkol kullandığı,
· %4'ünün aktif olarak esrar kullandığı,
· Yine %4'ünün uçucu madde kullandığı,
· %2-2,5 oranında ise uyuşturucu hap kullandığı görüyoruz.
İlkokul çağından 30 yaşına kadar olan bir aralıktan bahsediyoruz. Maalesef üzücü ve bir o kadar da korkutucu rakamlar bunlar. Yine bu araştırmalar neticesinde 12-18 yaş aralığındaki gençlerde alkol kullanımın hızla artmış olduğu görülmekte. Ekonomik imkânsızlıklar, aile ortamının olumsuzluğu, psikolojik sorunlar derken maalesef gençlerimiz kendiliğinden suçun içine çekiliyor. Emniyet verilerine göre mala karşı işlenen her 100 suçun 25'i, her 100 cinayet şüphelisinden 9'u 25 yaşın altındaki çocuklardan oluşmakta. Ülkemizdeki rehabilitasyon imkânlarının yetersizliği de bu rakamların artmasında etkili oluyor maalesef.
Gençlerin içinde bulunduğu en büyük sorun ise gelecek kaygısı. Bütün bu verileri, araştırmaları incelediğimizde asıl sorunun gençlerin geleceğe dair bir umut beslememesinin olduğunu görüyoruz. Umudu olmayan gencin, amacı olmuyor. Amacı olmayan gencin yaşama dair de bir beklentisi olmuyor. İnsan biopsikososyal bir varlık. Sağlıklı, umutlu ve mutlu olması için az önce ifade ettiğimiz problemlerin halledilmesi, ortadan kaldırılması gerekmektedir. Bu problemlerin çözümü ile geleceğimizi teminat altına almış, yarınlara umutla bakabilmiş olacağız.
Sonuç olarak ülkemizde ekonomiden, tarım ve hayvancılığa, toplumsal yapıya ve özellikle geleceğimizin teminatı gençlere kadar birçok konuda yönetim, idare ve iktidar sorunu vardır. Bu gidişat ülkeyi refaha, "Adalet" ve "Kalkınma"ya değil, uçuruma götürmektedir.
Biz Saadet Partisi olarak ülkemizdeki mevcut gidişatı görüyor, sorunları biliyor ve bunun bir an önce değişmesi gerektiğini vurguluyoruz. Bu sorunların kangrenleşmesinin önüne geçmek için batı endeksli, toplumsal kodlarımızla uyuşmayan, mevcut politikalardan bir an önce vazgeçilmesi, üretime dayalı ekonomik yatırım politikalarına ve kültürel mirasımızı referans alan toplumsal politikalara yönelinmesi elzemdir.
Bu minvalde Saadet Partisi olarak ivedilikle şu adımların atılmasının hem ülkemiz, hem milletimiz, hem gençlerimiz, hem de geleceğimiz açısından elzem olduğu belirtmek istiyoruz;
1. Tüketime dayalı ekonomi politikaları yerine üretime dayalı yatırım politikaları uygulanmalı. İsraf önlenmeli.
2. İşsizliği, özellikle genç işsizliği ortadan kaldırmak için meslekî ve teknik eğitim özendirilmeli, ara eleman istihdamı yapılmalı.
3. Orta ve lise ve üniversitelerde gereğinden fazla olan okul ve bölümler kapatılmalı. Eğitim politikaları güncellenmeli.
4. Gençlerin ilgi ve yeteneklerine göre değerlendirileceği âdil sınav sistemleri uygulanmalı. Meslekî mevzuatlar güncellenmeli, istihdam teşvik edilmeli.
5. Okullardaki rehberlik mekanizmasının daha aktif çalışması sağlanmalı.
6. Eğitim sistemindeki aksaklık ve eksiklikler giderilmeli, yap-boz tahtasına dönen, her sene değişen, öğrenciyi kobay gibi kullanan uygulamalar terkedilmeli.
7. Madde ve uyuşturucu tacirliğinin engellenmesi için daha sıkı bir emniyet politikası uygulanmalı, cezalar caydırıcı olmalı.
8. Gençlerin ruhsal ve bedensel olarak sağlıklı olması adına rehabilitasyon imkânları artırılmalı. Başlangıç olarak atılacak bu adımlar ve daha fazlasını Saadet Partisi olarak desteklemeye devam edeceğiz.
Katılımlarınızdan ötürü tüm basın mensubu arkadaşlarımıza teşekkür ederiz"
